Beşiktaş, yeni teknik direktörü Fernando Santos’la ilk maçına çıktı kendi seyircisinin önünde.
Maça iyi başladı mı; hayır.
Kötü mü başladı; yine hayır.
Karagümrük karşısında saman alevi gibi zaman zaman parlayan bir ilk yarı çıkardı.
Fernando Santos Çaykur Rizespor maçına göre tek değişiklikle çıkardı. Demir Ege’nin yerine Salih’i ilk 11’e aldı. Biri mi söyledi? Antrenmanda hemen mi keşfetti? Yoksa Beşiktaş’ın eski maçlarını izledi de oradan mı biliyor? Bilemiyorum.
Peki Beşiktaş 45 dakika pozisyon bulamadı mı diye merak ediyorsanız eğer anlatayım. Buldu. Cenk’in bir vuruşunda da top direkten döndü. Takımın en iyisi olarak gözüken genç Semih zorladı zaman zaman defansı. Çok faul yapıldı kendinise ama bir sarı kart bile çıkmaması enteresandı.
Asıl enteresanı Çaykur Rizespor maçında 6 pastan topu üstten auta atınca Fernando Santos’u şaşkına çevirmişti. Bu maçta yaptı aynısını. Yine 6 pas köşesinden topu üstten auta atmayı başardı! Portekizli’yi yine şaşırttı yani. Bir santrfor böyle pozisyonları hem de peş peşe iki maçta aynı şekilde üstten dışarı atar mı?
Karagümrük de yakaladı bir iki pozisyon.
İkinci yarıya ise Beşiktaş aynı şekilde başladı. Semih de öyle! Daha da etkili olmaya başladı dakikalar ilerledikçe.
Her maçta uzun top atmak isteyen, ancak atacak adam bulamayan kaleci Mert, bu kez Semih’i keşfetti. Uzun bir top attı, Semih iki rakibini birden geçti. Şutu az farkla auta çıktı ama bu yine gol atacağının mesajıydı sanki. 63. dakikada da attı. Salih’in defanstan seken şutunda Semih önünde bulduğu çaprazda olmasına rağmen ağlara yolladı. Üst üste 4. maçında da gol attı delikanlı. Helal olsun.
Ve peşinden bu kez de yine Rize’de olduğu gibi Rashica çıktı sahaya. 65’te çaprazda olmasına rağmen nefis bir vuruş yaptı ve kaleci Emre’yi çaresiz bıraktı: 2-0.
Hem Beşiktaş tribünleri coşmuştu artık, hem de kenardaki Fernando Santos rahatlamıştı.
75’te Santos’u en çok şaşırtan adam Cenk yerini Muleka’ya bıraktı. Rashica’nın yerine de Ghezzal girdi.
Karagümrük de üst üste değişiklikler yaptı. Şota bir umut maçı çevirmek için son şanslarını kullandı böylece.
Santos 81’de Semih’i oyundan aldı. Alkışlatmaktı sanırım amacı. Tribünler de ayakta alkışladı zaten. Yerine Rebic girdi. Salih’in yerine de Necip. Onları da maçta görmek istedi sanırım.
83’te maçın en tartışmalı pozisyonu yaşandı. Hakemlerin şanssızlığı mıdır bilmem. Gedson Fernandes kaleciyle karşı karşıyayken yerde buldu kendini. Arkasındaki Karagümrüklü oyuncunun müdühalesi var mıydı, yok muydu? Hakeme ve VAR’daki arkadaşına göre yoktu ki; maç devam etti.
Son olarak 88’de Umut Meraş’ın Muleka’nun vuruşunda defanstan seken topu ceza alanında havadayken vurup üstten auta yollamasına Santos’un çok sinirlendiğini de ekleyeyim. Neden topu tutmadığını, boş arkadaşlarına pas vermediğine kızdı. El kol hareketleriyle gösterdi bunu. Hemen peşinden Güven’in vuruşunu Mert kurtarmasaydı riske girecekti maç son dakikalarda. O zaman ne yapardı Santos Umut Meraş’a acaba?
Neyse ki Santos’u rahatlattı 90+1’de Gedson Fernandes. Ghezzal eski günlerini anımsatan güzellikle bir pas yolladı Rebic’e. Rebic kendisi de vurabilirdi ama bom boş durumdaki Gedson’a aktardı. O da ağlara yolladı.
Beşiktaş müthiş değil. Ama bir hava gelmiş belli. Fernando Santos futbolcuları etkilemiş olmalı. Artık daha içten ve hırslı oynuyorlar. Son 2 maçta 6 puan almaları gösteriyor bunu. Kendi sahalarında üst üste 3 yenilgiden sonra kazandıklarını da hatırlatayım.