Eşcinsellerin zamanla gelişen yeteneklerinden biri olan ‘gay radarı’, bir diğer adıyla ‘gaydar’ kavramı ortaya çıktı. Gay radarı, ortak ilgi alanları, jestler, davranışlar ve sosyal medya uygulamaları sayesinde birbirini bulma yeteneğini belirtiyor. Sadece eşcinseller arasında ortaya çıkan ‘gay radarı’ artık heteroseksüellerin de sahip olabilecekleri bir yetenek haline geldi. Bu yazıda, gay radarının ne olduğuna ve nasıl çalıştığına bakacağız. Radarları açın!
Not: Bu içerikte bulunan hiçbir cümle nefret söylemi ve/ya eleştirme barındırmamaktadır.
Gay radarı, LGBTQ+ bireyler arasında birbirini bulmak ve etkileşimde bulunmak için kullanılan bir kavram aslında.
Bu, eşcinsellerin ortak ilgi alanlarını, jestleri, davranışları ve kullandıkları argoyu tanıyarak veya çevrimiçi platformlarda bağlantı kurarak birbirlerini bulma yeteneklerini ifade eder. Jestler bu konuda önemli bir rol oynuyor.
Gay radarı, daha çok sezgiler ve gözlemlerle gelişen bir yetenek.
Birinin eşcinsel olup olmadığını birkaç ipucu ile tahmin edebiliriz.
Ancak bu radar, bazı bireyler tarafından pek hoş karşılanmıyor. Çünkü onları stereotipleştiren ve genelleyen bir radar olduğu düşünülüyor.
Ancak bazı durumlarda sadece bir tahmin aracı olduğu için bazı eşcinseller bu olaydan pek de rahatsız olmuyor.
Tabii bu radarın eşcinseller arasında bir bağlantı aracı olduğunu da söyleyebiliriz.
Çünkü LGBTIQ+ bireylerin kendilerini karşılarındaki kişiye rahatça açabilmeleri, kendilerini ifade edebilmeleri için onları kabul edip etmediklerini veya bu bireylerden biri olup olmadıklarını tahmin etmelidir. Bazıları için bu süreç çok sancılı geçse de, gay radarı çok iyi çalışan bireyler bu konuda biraz daha şanslı.
Kullanılan argo kelimeler, jest ve mimikler, giyim tarzları, hatta ses tonları bile onları tanımamıza yardımcı olabilir.
Tabii kendi cinsel kimliğini ve yönelimini gizlemek zorunda kalan bireyler de olabilir ve bahsedeceğimiz şeylere sahip olamayabilirler.
Jest ve mimikler.
Bazı eşcinsellerin jest ve mimikleri, heteroseksüellerin jest ve mimiklerinden farklı olabilir. Gözlemlerimize göre el hareketleri, göz devirmek, ani mimik değişimleri bunlara örnek olabilir. Çünkü eşcinseller bir noktada kendi aralarında sözsüz iletişimi kendilerini korumak ve olası tehlikeleri engellemek için geliştirmek zorunda kalmışlardır.
Kullanılan argo kelimeler ve “lubunca” terimler.
Eşcinsellerin kendi aralarında iletişim kurup dikkatleri üzerlerine çekmemek veya en aza indirmek için oluşturdukları dile ‘lubunca’ deniyor. Çeşitli terimler ve olaylara farklı kelimeler atayıp bunu kendi aralarında bir iletişim dili haline getirdiler. Mesela ‘çor’ kelimesinin anlamı ‘çalmak’, ‘madi’ kelimesinin anlamı ise ‘kötü, fesat’ demek. Lubuncanın yaygınlaşmasını isteyen bireyler olduğu gibi gizli bir dil olduğu için bunun onlara tehlike arz edeceğini düşünenlerin de sayısı çok fazla.
Giyim ve kuşam.
Eşcinsellerin giyim tarzları biraz farklı olabiliyor. İnsanların modadaki son trendleri yakalayıp daha şık giyinmeye çalışmalarını kimse inkar edemez. Ancak eşcinsellerin seçtiği kıyafetler, kullandıkları renkler ve aksesuarlar, onların kimliklerini ve yönelimlerini tahmin etme konusunda bize biraz ipucu verebiliyor. Örneğin birçok eşcinsel bireyin rüküş giyindiğini görmeyiz. Renkler ve aksesuarlar uyumludur, tarzlar biraz aşırıdır. Gökkuşağının tüm renklerini uyum içinde kullanırlar! ?
Dinlenilen ve hayranı olunan şarkılar ve şarkıları. ?
Müzik dinlemeyi hepimiz severiz. Müzik dinlemenin cinsiyeti veya herhangi bir kimliği yoktur ancak eşcinsellerin genel olarak hayran oldukları ve dinledikleri şarkıcılar ve şarkıları gözümüzden kaçmıyor. Ariana Grande, Nicki Minaj, Beyoncé, Gülşen, Lady Gaga, Adele gibi başlıca şarkıcılar eşcinsel bireyler tarafından tercih edilen şarkıcılar arasında. Örneğin Lady Gaga’nın ‘Born This Way’ şarkısını büyük bir keyifle dinleyen birinin eşcinsel olma ihtimali yüksek. Bebeğim, ben böyle doğdum!
Ek olarak saydığımız şarkıcıların tümü LGBTIQ+ bireylerin hak ve özgürlüklerini destekleyen kişilerdir.
Eğlence anlayışları.
Dans etmeyi ve eğlenmeyi kim sevmez ki! Herkesin eğlence anlayışı farklı olabilir ancak eşcinsellerin eğlenmeyi bildikleri yadsınamaz bir gerçek. Dans figürleri, şarkının ritmine ayak uydurabilmeleri ve neşeli tavırları, onları tanımamıza yardımcı olabilir. Bu arada espri yetenekleri gelişmiş oluyor ve çok komik olabiliyorlar!
İlginç derecede yabancı dil bilmeleri.
Nedendir bilinmez, birçok eşcinselin İngilizcesi çok iyi oluyor. Hatta konuşurken araya İngilizce kelime sıkıştırabiliyorlar.
Instagram’da hep ortak kişileri takip ederler.
Sosyal medya hesaplarında hep birbirleriyle ortak takipçileri vardır. Bir eşcinsele merak ettiğiniz birinin yönelimini sorun, Instagram hesabına baktıkları zaman ortak takipçiler varsa muhtemelen lubunyadır. ?
Sadece eşcinsellerin kullandıkları uygulamalar.
Eşcinseller kendi aralarında konuşmak, tanışmak ve buluşmak için birkaç uygulama kullanıyorlar. Tabi uygulamanın adını direkt söylemek yerine ona bir lakap bulmuşlar bile. Birine ‘Turuncu WhatsApp kullanıyor musun?’ ya da ‘Turuncuda kimseyle konuşuyor musun?’ dediğinizde eğer anlarsa muhtemelen eşcinseldir! ?
Sonuç olarak gay radarı kavramı, eşcinsel bireyleri tahmin etme yeteneği olarak tanımlanabilir.
Çeşitli ülkelerde LGBTIQ+ bireylerin hak ve özgürlükleri kısıtlandığı için birçok insana göre zorlu bir yaşam mücadelesi veriyorlar. Herkesin olduğu gibi LGBTIQ+ bireylerin de hak ve özgürlüklerinin olduğunu ve herkesle eşit şartlarda yaşamaları gerektiğini unutmamalıyız. Umarız farklılıklara biraz daha saygı gösterilen ve barış dolu yarınlara uyanırız!
